Buradasınız : İş Güvenliği Uzmanı

Risk Analizi ve Raporlama

Risk Analizi ve Raporlama - İş sağlığı, kavram olarak, çalışan bir kişinin çalışma koşulları ile kullanılan araç ve gereçlerden doğabilecek tehlikelerden arınmış veya bu tehlikelerin asgari düzeye indirildiği bir iş çevresinde huzurlu biçimde çalışabilmesini anlatır. İş güvenliği ise işin yapılması sırasında çalışanların karşılaştığı tehlikelerin ortadan kaldırılması veya azaltılması konusunda, işverene getirilen yükümlere ilişkin teknik kuralların bütününü ifade etmektedir.

İş sağlığı, kavram olarak, çalışan bir kişinin çalışma koşulları ile kullanılan araç ve gereçlerden doğabilecek tehlikelerden arınmış veya bu tehlikelerin asgari düzeye indirildiği bir iş çevresinde huzurlu biçimde çalışabilmesini anlatır. İş güvenliği ise işin yapılması sırasında çalışanların karşılaştığı tehlikelerin ortadan kaldırılması veya azaltılması konusunda, işverene getirilen yükümlere ilişkin teknik kuralların bütününü ifade etmektedir.


Risk Analizi ve Raporlama


İşyerinde tehlikelerin ve risklerin bilinmemesi iş sağlığı ve güvenliğini göz ardı etmek anlamına gelir. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (İSGK) ve Kanun'a bağlı olarak çıkarılan yönetmelikler ile kamu ve özel tüm işyerlerinde risk değerlendirmesi yapılarak, muhtemel tehlike ve risklerin önüne geçilmesi amaçlanmıştır. Risk analizi ve raporlama  değerlendirmesi yapan uzmanların veya işverenin, işyerine ilişkin durum değerlendirmesi yaparken öncelikle şu kavramları bilmesi ve dikkat etmesi gerekir:

Tehlike: İşyerinde var olan ya da dışarıdan gelebilecek, çalışanı veya işyerini etkileyebilecek zarar veya hasar verme potansiyelini ifade eder (İSGK. Md. 3). Başka bir tanıma göre Tehlike: Yaralanma, sakatlanma veya ölüme yol açacak etkenlerdir. İşyerindeki makinelerin hareketli parçaları, makinelerin yükseklikleri, kaygan zemin, elektrik enerjisi, aşırı gürültü, toksik veya yanıcı maddeler ve ağır nesneleri kaldırma, tehlike barındıran etkenlerdir.

Risk: Tehlikeden kaynaklanacak kayıp, yaralanma ya da başka zararlı sonuç meydana gelme ihtimalini ifade eder (İSGK. Md. 3). Diğer bir tanımla Risk: Belirli bir alandaki tehlike olasılığına göre kaybedilecek değerlerin ölçüsünü ifade eder.Tehlike ve risk kavramlarını basit bir örnekle daha anlaşılır hale getirmek gerekirse; yüzme bilmeyen bir kişinin suya girmek istemesi bir tehlikedir, suya girmesi ise risktir. Suya girme düşüncesinden vazgeçen kişi muhtemel tehlikeyi yok etmiş olur, ancak suya girerse boğulma riski ile karşılaşabilir.

Kabul edilebilir risk seviyesi: Yasal yükümlülüklere ve işyerinin önleme politikasına uygun, kayıp veya yaralanma oluşturmayacak risk seviyesidir.

Önleme: İşyerinde yürütülen işlerin bütün safhalarında iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili riskleri ortadan kaldırmak veya azaltmak için planlanan ve alınan tedbirlerin tümünü ifade eder (İSGK. Md.3).

Ramak kala olay: İşyerinde meydana gelen; çalışan, işyeri ya da iş ekipmanını zarara uğratma potansiyeli olduğu halde zarara uğratmayan olaydır.

Risk değerlendirmesi: İşyerinde var olan ya da dışarıdan gelebilecek tehlikelerin belirlenmesi, bu tehlikelerin riske dönüşmesine yol açan faktörler ile tehlikelerden kaynaklanan risklerin analiz edilerek derecelendirilmesi ve kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması amacıyla yapılması gerekli çalışmaları ifade eder. Diğer bir tanıma göre, tehlikelerden kaynaklanan riskleri değerlendirme süreci, mevcut önlemlerin yeterliliğinin hesaba katılması ve bu risklerin kabul edilebilir seviyede olup olmadığına karar verilmesine risk değerlendirmesi adı verilir. Risklerin değerlendirilmesinde temel amaç, çalışanların sağlığının korunması ve güvenliklerinin sağlanmasıdır. Tehlikeleri ortadan kaldırmak ve bu sayede çalışanları, işyeri veya iş riskleri ile karşı karşıya bırakmamak; risk tespit edilen durumlarda gerekli önlemleri derhal almak ve ramak kala olaylar meydana gelse bile, her an, mevcut risklerin bir kazaya yol açabileceğini hatırdan çıkarmamak, risk değerlendirme süreci olarak ifade edilebilir.

RİSK ANALİZİ VE DEĞERLENDİRMESİ NASIL YAPILIR?

Risk değerlendirmesi tüm işyerleri için kuruluş aşamasından başlamak üzere;

• Tehlikeleri tanımlama,

• Riskleri belirleme ve analiz etme,

• Risk kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması,

• Dokümantasyon,

• Yapılan çalışmaların güncellenmesi ve gerektiğinde yenileme,

Aşamaları izlenerek gerçekleştirilir. Ayrıca çalışanların risk değerlendirmesi çalışması

yapılırken ihtiyaç duyulan her aşamada çalışanların görüşlerinin alınması sağlanmalıdır.

Yukarıda belirtilen süreçler den,

• Tehlikelerin tanımlanması Yönetmeliğin 8 inci maddesinde,

• Risklerin belirlenmesi ve analizi Yönetmeliğin 9 uncu maddesinde,

• Risk kontrol adımları Yönetmeliğin 10 uncu maddesinde,

• Dokümantasyon Yönetmeliğin 11 inci maddesinde,

ayrıntılı olarak açıklanmıştır.

Risk değerlendirmesinin yenilenmesi;

Risk değerlendirmeleri tehlike sınıfına göre Çok tehlikeli sınıfta 2 yıl da bir, Tehlikeli sınıfta 4 yıl da bir, Az tehlikeli sınıfta 6 yıl da bir yenilenmelidir. Risk değerlendirmeleri bazı durumlarda tamamen veya kısmen yenilenmek zorundadır. Bu durumları şöyle ;

a) İşyerinin taşınması veya binalarda değişiklik yapılması durumunda,

b) İşyerinde uygulanan teknoloji, kullanılan madde ve ekipmanlar da değişiklikler meydana
gelmesi durumunda,

c) Üretim yönteminde değişiklikler olması durumunda,

ç) İş kazası, meslek hastalığı veya ramak kala olay meydana gelmesi durumunda,

d) Çalışma ortamına ait sınır değerlere ilişkin bir mevzuat değişikliği olması durumunda,

e) Çalışma ortamı ölçümü ve sağlık gözetim sonuçlarına göre gerekli görülmesi durumunda,

f) İşyeri dışından kaynaklanan ve işyerini etkileyebilecek yeni bir tehlikenin ortaya çıkması

gibi durumlarda yenilenmesi gerekmektedir. Büyük Endüstriyel Kaza Oluşabilecek İşyerlerinde Risk Değerlendirmesinde Dikkate Alınması Gereken bir durum söz konusudur. ''6331 sayılı Kanunun 29 uncu maddesi gereğince büyük kaza önleme politika belgesi veya güvenlik raporu hazırlanan işyerlerinde; bu belge ve raporlarda değerlendirilmiş risklerin, Yönetmeliğe göre yapılacak risk değerlendirmesinde dikkate alınarak kullanılması gerekir.''

RİSK DEĞERLENDİRMESİ NEDEN YAPILIR?

Çalışanların tehlike ve risklerden korunması amacıyla 6331 Sayılı Kanun'la işverene yüklenen görevlerin en önemlilerinden birisi risk değerlendirmesi yapmak veya yaptırmaktır. Risk değerlendirmesi, önce çalışanları korumak sonra da işyerini ve belki de işyerinin çevreye verebilmesi muhtemel zararlardan, başka kişi ve kuruluşları korumak amacıyla yürütülmesi gereken bir faaliyettir. İş sağlığı ve güvenliği çalışanların sağlıklarının ve güvenliklerinin korunmasını hedefler. İş sağlığı ve güvenliğini sağlamak, işverenlerin görevidir. Çünkü çalışanın işini yaptığı sırada beden ve ruh sağlığına yönelen tehlikelerin kaynağı, işverenin iş organizasyonu kapsamında yürüttüğü faaliyetlerin sonucudur. Özel sektörde çalışan bir işçi, iş sözleşmesi ile işverenin iş organizasyonuna dahil olur ve işyeri ortamının yaratacağı fiziki tehlikelere açık hale gelir. Bu nedenle işveren, iş sözleşmesinden doğan bir borç olarak çalışanı gözetmeli, onun iş sağlığı ve güvenliğini sağlamalıdır. İşvereninin, çalışanları gözetme borcunu yerine getirebilmesi ise tüm işyerlerinde (kamu-özel) risk değerlendirmesi yapılması ile mümkün olabilecektir. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve ona bağlı olarak çıkartılan yönetmelikleri hukuka uygun şekilde uygulamak için Kanun'un kalbi niteliğindeki risk değerlendirmesinin yapılması gerekliliği vardır. Risk değerlendirmesi yapılmayan işletmelerde iş kazası ve meslek hastalıklarının yaşanmasına onay verilmiş olmaktadır. Çünkü çalışanları bekleyen tehlikeler ve riskler bilinmiyor olacaktır. Özellikle ölümle sonuçlanan iş kazası yaşanması durumunda gerek işverenin gerekse iş güvenliği uzmanın, hapis cezasına kadar götürebilecek yaptırımlarla karşılaşılması mümkündür. Kamu ve özel tüm işyerlerini kapsamına alan 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanun'u tehlikelerin ortaya çıkarılmasını ve bu tehlikelerin neden olabileceği risklere karşı derhal önlem alınmasını emretmektedir. Bunları yapabilmek, ciddi yapılmış ve yapıldıktan sonra gerçek anlamda uygulamaya konulmuş ve gerektiğinde revizyona tabi tutulmuş Risk Değerlendirmesi ile mümkün olabilecektir.

RİSK ANALİZİNİ KİMLER YAPAR?

Risk analizi yönetmeliğine göre, İşveren; çalışma ortamının ve çalışanların sağlık ve güvenliğini sağlama, sürdürme ve geliştirme amacı ile iş sağlığı ve güvenliği yönünden risk değerlendirmesi yapar veya yaptırır. Fakat risk analizi sonunda fark edilmeyen tehlikelerin belirlenmemesi halinde doğacak yasal haklar yüzünden alanında uzmanlaşmış, bakanlıkça belgelendirilen iş sağlığı ve güvenliği uzmanlarına yaptırmaları işverenin yararınadır. Bu konu hakkında 6331 yasası Madde 6 ' da der ki;
1) Risk değerlendirmesi , işverenin oluşturduğu bir ekip tarafından gerçekleştirilir.Risk değerlendirmesi ekibi aşağıdakilerden oluşur.
- İşveren veya işveren vekili,
- İşyerinde sağlık ve güvenlik hizmetini yürüten iş güvenliği uzmanları ile işyeri hekimleri,
- İşyerindeki çalışan temsilcileri,
- İşyerindeki destek elemanları,
- İşyerindeki bütün birimleri temsil edecek şekilde belirlenen ve işyerinde yürütülen çalışmalar, mevcut veya muhtemel tehlike kaynakları ile riskler konusunda bilgi sahibi çalışanlar.
2) İşveren, ihtiyaç duyulduğunda bu ekibe destek olmak üzere işyeri dışındaki kişi ve kuruluşlardan hizmet alabilir.
3) Risk değerlendirmesi çalışmalarının koordinasyonu işveren veya işveren tarafından ekip içinden görevlendirilen bir kişi tarafından da sağlanabilir.
4) İşveren, risk değerlendirmesi çalışmalarında görevlendirilen kişi veya kişilerin görevlerini yerine getirmeleri amacıyla araç, gereç, mekan ve zaman gibi gerekli bütün ihtiyaçlarını karşılar, görevlerini yürütmeleri sebebiyle hak ve yetkilerini kısıtlayamaz.
5) Risk değerlendirmesi çalışmalarında görevlendirilen kişi veya kişiler işveren tarafından sağlanan bilgi ve belgeleri korur ve gizli tutar.

RİSK ANALİZİ YAPTIRMAK NE İŞE YARAR, NEDEN ÖNEMLİDİR, YAPTIRMAMANIN OLUMSUZ YÖNLERİ NELERDİR?

Kamu ya da özel fark etmez; Görevlendirilen kişileri, hizmet alınan kuruluşları, başka işyerlerinden gelen çalışanları ve bunların işverenlerini İSG riskleri konusunda bilgilendirmemek az tehlikeli bir işyeri için 1.849 Türk Lirası, risk değerlendirmesi yapmamak veya yaptırmamak 3.700 Türk Lirası, Risk değerlendirmesi yapmamaya veya yaptırmamaya devam etmek.5.550 TL / Her ay (Aykırılığın devamı halinde), Risklerin belirlenmesine yönelik gerekli kontrol, ölçüm, inceleme ve araştırmaların yapılmasını sağlamamak 1.849 Türk Lirası ceza ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Pratik açıdan bakıldığında, risk değerlendirmesi özellikle insanlara, çevreye zarar neden olacak tehlikeli durumları, süreçleri, vb. durumları tanımlamak için işyerine kapsamlı bir bakıştır. Tanımlama yapıldıktan sonra, muhtemel riskleri değerlendirmek ve daha sonra etkili bir şekilde tehlikeleri engellemek veya olası zararı en aza indirmek için alınacak önleyici (proaktif) kararları almak açısından çok önemlidir. İşyeri risk analizi yapmak veya yaptırmak, iş sağlığı ve güvenliği planlamasının temelini oluşturmaktadır.

Neden risk değerlendirmesi önemlidir?

İyi bir iş sağlığı ve güvenliği yönetim planının bir parçası olarak risk değerlendirmeleri çok önemlidir. Riski tespit ederken çalışanlar, yardımcı hizmetler, ziyaretçiler, çevre ve ekipman iş hijyeni göz önünde bulundurularak yapılmalıdır. Mevcut kontrol önlemleri yeterli veya artırılmaması konusunda karar verme aşamasında önemli bir faktördür. Tasarım ya da planlama aşamasında yaralanma ve hastalıkları önleyici tedbirlerin alınmasında gereklidir. Tehlikeleri kontrol altına almak ve alınacak önemleri belirlemek için iyi bir rehberdir.

RİSK ANALİZİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?

Risk analizi yöntemleri işletmenin yapısı, tehlike sınıfları ve büyüklüğü ile ilgili olarak farklı özellikler taşır. Risk Değerlendirme Yöntemleri şunlardır: PHA: Ön (Birincil) Tehlike Analizi; PRA: Çeklist Kullanılarak Birincil Risk Analizi; HAZOP: Tehlike ve İşletilebilme Çalışması Metodolojisi; HACCP: Tehlike Analizi ve Kritik Kontrol Noktaları; FMEA: Hata Türleri ve Etki Analizi; FTA: Hata Ağacı Analizi Metodolojisi; ETA: Olay Ağacı Analizi; Güvenlik Denetimi; Neden – Sonuç Analizi, İş Güvenlik Analizi, Olursa ne olur? Ve Papyon Analizi yöntemleridir.

• PHA: Ön (Birincil) Tehlike Analizi (Preliminary Hazard Analysis ); Amacı, sistemin veya prosesin potansiyel tehlikeli parçalarını tespit ederek değer biçmek ve tespit edilen her bir potansiyel tehlike için az ya da çok kaza ihtimallerini belirlemektir. Bu metodolojiden çıkan sonuç, hangi tür tehlikelerin sıklıkla ortaya çıktığını ve hangi analiz metotlarının uygulanmasının gerektiğini belirler. Tanımlanan tehlikeler, sıklık/sonuç diyagramının yardımı ile sıraya konur ve önlemler öncelik sırasına göre alınır. Ön tehlike analizi analistler tarafından erken tasarım aşamasında uygulanır, ancak tek başına yeterli bir analiz metodu değildir, diğer metodolojilere başlangıç verisi olması aşamasında yararlıdır. Başka yöntemlerle desteklenmesi yöntemi daha faydalı hale getirebilir.

• Risk Değerlendirme Karar Matris Metodolojisi ( Risk Assessment Decision Matrix); En sık kullanılan yaklaşımlardan biri olan risk değerlendirme matrisi ABD Askeri standartlarına ilişkin olarak, sistem güvenlik gereksinimini karşılamak maksadıyla geliştirilmiştir. Matris diyagramları iki veya daha fazla değişken arasındaki ilişkiyi analiz etmekte kullanılan bir değerlendirme aracıdır. Matris sistemi ise kendi arasında iki kola ayrılır;

- L Tipi Matris: 5 x 5 Matris diyagramı (L Tipi Matris) özellikle sebep sonuç ilişkilerinin değerlendirilmesinde kullanılır. Bu metot basit olması dolayısıyla tek başına risk analizi yapmak zorunda olan analistler için idealdir, ancak değişik prosesler içeren veya birbirinden çok farklı akım şemasına sahip işlerin hepsi için tek başına yeterli değildir ve analistin birikimine göre metodun başarı oranı değişir. Bu tür işletmelerde özellikle aciliyet gerektiren ve biran evvel önlem alınması gerekli olan tehlikelerin tespitinin yapılabilmesi için kullanılmalıdır. Bu metot ile öncelikle bir olayın gerçekleşme ihtimali ile gerçekleşmesi halinde sonucunun derecelendirilmesi ve ölçümü yapılır.

-Çok Değişkenli X Tipi Matris Diyagramı: Tek başına bir analistin yapması uygun değildir. Tecrübeli uzmanlarca en az 5 yıllık kaza araştırmasına dayanılarak yapılabilir. Matris diyagramları çok boyutlu düşünce yoluyla problemli konuların açığa kavuşturulmasına katkı sağlayabilir. Matris diyagramları bir probleme veya olaya iştirak eden veya problem veya olay üzerinde etkisi olan faktörlerin, parametrelerin tanımlanmasını ve aralarındaki ilişkinin belirlenmesini sağlar. Risk değerlendirmesine yardımcı olması amacıyla kullanılabilecek olan matris diyagramının temel avantajı; her çift değişken arasındaki ilişkinin derecesini grafiksel olarak göstermesidir.

• PRA: Çeklist Kullanılarak Birincil Risk Analizi (Preliminary Risk Analysis (PRA) Using Checklists); Risk değerlendirmesi yöntemleri içinde en önce uygulanan basit bir yaklaşımdır. Sistem üzerindeki her aşama için geliştirilen kontrol listeleri üzerinden değerlendirme yapılır. Analizler yapılırken Birincil Risk Analizi metodu ile Risk Değerlendirme Karar Matris Metodolojisi ( Risk Assessment Decision Matrix),(3x3, 5x5 matrisler, L tipi matris) birlikte de kullanılabilir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü erişim sitesinde yayımlanan Risk değerlendirme yöntemlerinde kontrol listeleri (çeklistler) metodundan faydalandığı görülmektedir; "Diş Klinik ve Muayenehanelerinde Risk Değerlendirmesi Rehberi" , "Kasaplarda Risk Değerlendirmesi Rehberi" , "Kuru Temizlemecilerde Risk Değerlendirmesi Rehberi" ,"Mutfak Lokanta Pastanelerde Risk Değerlendirmesi Rehberi", "Ofislerde Risk Değerlendirmesi Rehberi"…gibi risk değerlendirme rehberlerinin hepsi, " Çeklist Kullanılarak Birincil Risk Analizi (Preliminary Risk Analysis (PRA) Using Checklists) " kullanılarak hazırlanmıştır.

• HAZOP: Tehlike ve İşletilebilme Çalışması Metodolojisi (Hazard and Operability Studies); Kimya endüstrisinde, yapılan işlemler birbirinden ayrı düşünülmek suretiyle her bir ünitenin ayrı ayrı değerlendirmesi yapılır. Bir prosesteki (süreçteki) sapmaların etkilerinin tespit edilmesini ve normal koşullar altındaki prosesle karşılaştırma yapılma imkanı sağladığı için geniş kabul görmüş bir metottur.

• HACCP: Tehlike Analizi ve Kritik Kontrol Noktaları (Hazard Analysis and Critical Control Points); Tarım ve gıda endüstrisinde kullanılır. HACCP, gıda güvenliğinde daha önceleri uygulanmakta olan geleneksel kalite kontrol yöntemleri 'retroaktif ( geriye dönük)' yani son ürün kontrolüne dayalı iken, proaktif (ileri yönelik) özellikte olan HACCP ise işletmede her aşamada oluşabilecek potansiyel tehlikeleri önceden belirleyerek sadece son ürünü değil, ürünün üretildiği tüm işletmeyi de kontrol altına alan, önceden saptanmış olan ölçüm ve analiz metotlarıyla izleme faaliyetlerinin sürekli olarak yürütülmesi ile olası fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik kaynaklı sağlık risklerini en aza indirmeyi amaçlayan risk değerlendirme sistemidir .

• FMEA: Hata Türleri ve Etki Analizi (Failure Models and Effects Analysis); Üretim sürecinde risklerin azaltılması ile kalitesiz üretimin önlenmesi amacına yöneliktir. Hata Türü ve Etkileri Analizi (FMEA) disiplini, ABD ordusunda geliştirilmiştir. Bu analiz, sistem ve donatım hatalarının etkilerinin belirlenmesi için güvenilir bir değerlendirme tekniği olarak kullanılmıştır. Bu metodoloji bütün teknoloji ağırlıklı sektörler ile uzay sektörü, kimya endüstrisi ve otomobil sanayinde çok popülerdir. Bu metodun popüler olmasındaki başlıca sebep kullanımının kolay olması ve geniş teorik bilgi gerektirmemesidir. Orta düzeyde deneyimi olan bir risk değerlendirme timi tarafından rahatlıkla uygulanabilir. Bu analiz; sistem, servis, tasarım ve prosesler (süreçler) için farklı yapıda uygulanabilir. FMEA metodu ile gerçekleştirilen bir çalışma çok yararlıdır çünkü sistemin içindeki aksaklıkların neler olduğu ve sistemin çalışması hakkında bilgi sağlar.

• FTA: Hata Ağacı Analizi Metodolojisi (Fault Tree Analysis); Bu yöntem 1962 yılında askeri amaçlı bir güvenlik sisteminin kontrolü amacıyla gerçekleştirilmiştir. FTA' da oluşması istenmeyen olayın kökündeki sebebe kadar inilerek istenmeyen diğer olası hatalar ve onların sebepleri ortaya çıkarılır. Tüm bu hataları ve sebeplerini görüntülemede, tekniğin kendine özel mantık sembollerinden yararlanılarak hatanın soy ağacı çıkarılır. Ağaçlar hiyerarşik modellerdir ve bu modeller güvenlik, dayanabilirlik ve risk değerleri açısından performans değerlendirmede önemli rol oynar. Bu yönüyle FTA, FMEA tekniği ve diğer risk değerlendirme metotları ile amaç birliği içinde uygulanabilir.

• ETA: Olay Ağacı Analizi (Event Tree Analysis), Hata ağacı analizi gibidir. Tasarlanan bir olay veya olayın seyri üzerinde etkisi olabilecek faktörlerin incelenmesi ve çözümler planlanması şeklindedir.

• Güvenlik Denetimi (Safety Audit); Bir çeklist yardımıyla spesifik alanlara dayanan tanımlamalar ile tehlikeler belirlenir. Güvenlik Denetiminin PRA (Çeklist Kullanılarak Birincil Risk Analizi)'dan farkı, tehlikeli alanların sınıflandırılmasının ve bu alanlardaki tehlikelerin tanımlanmış olmasıdır. Güvenlik denetiminin yapılabilmesi için mutlaka risk haritalarının çıkarılmış olması ve sınıflandırmaların yapılmış olması gereklidir. Çeklistler PRA'da olduğu gibi tecrübeli uzman kişiler tarafından hazırlanması durumunda etkili olacaktır. Ancak güvenlik denetimini yapmak PRA yapmaktan daha kolaydır, çünkü tehlikeli alanlar belirlenmiş ve sınıflandırılmıştır ve o bölgeye özel çeklistler hazırlanmış, güvenlik uzmanının analiz yapması kolaylaştırılmıştır.

• Neden – Sonuç Analizi (Cause-Consequence Analysis); Bu analiz, Hata Ağacı Analizi ile Olay Ağacı Analizinin bir harmanıdır. Analiz, neden analizi ile sonuç analizini birleştirir ve bu nedenle de hem tümdengelimli hem de tümevarımlı bir analiz yöntemini kullanır. Neden - Sonuç analizinin amacı, olaylar arasındaki zinciri tanımlarken istenilmeyen sonuçların nelerden meydana geldiğini belirlemektir. Yöntemin avantajı, Neden – Sonuç analizi " en kötü durum" sonucuna göre hataların belirlenmesi ile sınırlandırılmamıştır, daha az tutucudur ve imkan dahilinde daha gerçekçidir. Yöntemin dezavantajı, analistin sistemdeki değişikleri önceden sezmesi gerekir. Olasılıkları saptamak genellikle zor ve tartışmalıdır.

• İş Güvenlik Analizi – JSA (Job Safety Analysis); Bu metot, kişi veya gruplar tarafından gerçekleştirilen iş görevleri üzerinde yoğunlaşır. Bir işletme veya fabrikada işler ve görevler iyi tanımlanmışsa bu metodoloji uygundur. Analiz, bir iş görevinden kaynaklanan tehlikelerin doğasını direkt olarak irdeler. Bu yöntemde tehlikelerin veya problemlerin her birinin tanımlamasından sonra şiddetin sonucuna göre, maruz kalabilecek kişi sayına ve meydana gelme olasılığına göre değer biçilir. Olasılık ve risk potansiyeline göre Risk Sınıflandırması elde edilir ve elde edilen en büyük değerden başlanarak gerekli etkinlik ve önlemler tanımlanarak yerine getirilir.

• Olursa ne olur? (What if..?), Bu metot, "Olursa Ne Olur?" sorusu ile başlar ve sorulara verilen cevaplara dayanır. Aksaklıkların muhtemel sonuçları belirlenir ve sorumlu kişiler tarafından her bir durum için tavsiyeler tanımlanır. Risk değerlendirme raporunda, tehlikelerin tipini tarif etmek ve tavsiyeleri değerlendirmek maksadıyla kullanılır. Bu metot ile yapılan risk değerlendirmesinde, risk analistinin dikkati yalnızca bir noktaya odaklanabilir ya da analistin tecrübesi o noktadaki tehlikeyi görmesine olanak vermez. İşi veya süreci yürüten takım üyelerinin tecrübelerine dayanması ve bu takımdaki üyelerin tecrübelerine göre sonuçların çok fazla etkilenmesi nedeniyle informal bir metottur.

• Papyon Analizi (Bow-Tie Analysis); Her bir uygun tehlikeli ekipman ile ilişkilendirilmiş olan papyon diyagramları, herhangi bir güvenlik sisteminin olmadığı veya bu sistemlerin etkin durumda olmadıkları varsayılarak meydana gelebilecek büyük çaplı kazalara ait riskleri göstermektedir. Papyon diyagramının merkezinde kritik olay yer alır. Papyon diyagramının sol tarafında yer alan ve hata ağacı adı verilen bölümde kritik olaya ait olası sebepler tanımlanır. Olay ağacı olarak adlandırılan sağ bölümde ise, kritik olayın olası sonuçları açıklanır. Her bir papyon diyagramı, bir kritik olayla, solunda bu kritik olaya karşılık gelen hata ağacı ve sağında bu olaya ait olay ağacının yer almasıyla, papyon şemasına göre elde edilir. Yöntemlerin bazıları kantitatif bir kısmı ise kalitatif çalışmalardır. Uzmanlar gerekli gördüğünde birkaç yöntemi harmanlayarak birlikte de kullanabilmektedirler. En uygun yöntem veya yöntemlerin seçimi iş güvenliği uzmanı ya da teknik elemanın ve işyeri hekiminin kararı ile oluşturulacaktır. Risk değerlendirmesi çalışmaları sırasında işverenin yükümlülükleri ve ilgili mevzuat ve elbette ki yapılan işin özellikleri ve çalışılan sektöre göre hatta işyerine göre farklı özellikler gösterebilecektir. Metal eşya sektöründeki bir fabrika ile kimyasal madde üreten işletmenin ilgi duyacağı yönetmelik ve mevzuat aynı olmayacaktır fakat ortak amaç riskleri en aza indirmek, mümkünse yok etmektir.